Birçoğumuz kaliteli yaşam için egzersiz yapmaya çalışırız. Neden egzersiz yaparız? Çünkü kilo vermek isteriz veya var olan kiloyu, vücudun formunu korumaya çalışırız. Spor salonlarında, evde veya açık havada kendi imkânlarımız ile yaptığımız egzersizler hayatımıza nasıl etki ediyor? Öncelikle egzersiz deyip geçmememiz gerekir çünkü sadece spor yaparak amacımıza ulaşamayız. Öncelikli hedefimiz beslenme düzenine dikkat ederek vücut sağlığını bozmadan, doğru egzersiz yapmak olmalıdır. Uygun olmayan egzersiz programları sağlığımızı tehlikeye atabilir ve kilo alımına sebep olabilir.
Egzersiz türleri herkese aynı uygulanamaz, çünkü insanların vücut yapısı, ihtiyacı olan egzersiz türü farklıdır. Peki, bizim için doğru olan egzersizi nasıl bulabiliriz? Bunun için öncelikle vücudumuzu tanımak ve bir uzman yardımı ile gerekli egzersizi planlayarak düzenli ve daimi bir şekilde hayatımızın merkezine oturtmak gerekir. Öyle ki bizim için yaşam felsefesi haline gelmelidir. Egzersizlerin türü ve dozu yaşa, vücudun yapısına, daha önce aktif veya pasif spor yapmış olmaya, var olan hastalıklara göre belirlenmelidir.
Beslenme düzeni, yaptığımız egzersizin olumlu sonuçlar doğurmasında çok büyük etkendir. Tükettiğimiz gıdalar faydayı yükseltebilir de olabildiğince düşürebilir de, bu yüzden egzersiz ile doğru orantılı olarak vücudumuz için en faydalı olacak yiyecek türlerini belirleyip tüketmemiz gerekir. Vücuda gerginlik verecek, egzersizi olumsuz etkileyecek kafein içerikli, asitli içeceklerden uzak durmak gerekir. Tüketeceğimiz yiyecekler olabildiğince doğal ve tok tutan, protein ve lif oranı yüksek yiyecekler olmalı. Bol su tüketmek egzersiz öncesinde, sırasında ve sonrasında çok önemlidir.
Fit olmak için Dikkat Edilmesi Gerekenler
Egzersiz öncesinde vücut doğru sıcaklığa gelmelidir. Yorgun ve hastayken egzersiz yapmamak gerekir. Bu durum fayda sağlamak isterken, vücut sağlığını daha fazla tehlikeye atmamızı engeller. Egzersizin belirli bir zamanı vardır fakat çalışan insanlar için bu zaman dilimi uygun olmayabilir, bu yüzden ideal zamanlarda egzersiz yapamıyorum diye düşünmemeli ve uygun olduğumuz tüm zamanlarda egzersiz yapabilmeliyiz. Egzersiz sırasında aşırı aç da aşırı tok da olmamak gerekir.
Egzersiz ile maksimum fayda sağlamak istiyorsak; sıklığına, şiddetine, yoğunluğuna ve türüne dikkat etmek gerekir. Doğru egzersiz programı zamana yayılmalıdır.
Egzersiz programınızı spor salonlarında, evde veya açık alanda yapabilirsiniz. Spor salonunda yapmak size daha fazla hız kazandıracaktır, spor aletlerinin çeşitli olması ve bir danışman ile daha çabuk sonuç elde edebilirsiniz. Evde ise kısıtlı ve belirli hareketler ile yapabilirsiniz ama bu sizin minimum düzeyde fayda sağlayacağınız anlamına gelmez bilakis ne kadar devamlılığını sağlar ve zamanla süresini kendinize göre uzatırsanız maksimum fayda sağlayabilirsiniz. Açık alanda spor yaparak da en üst noktada fayda edinebilirsiniz, günlük belirli bir saat yürüyüş veya tempolu koşu ile formunuzu ve sağlığınızı koruyabilirsiniz. Bu noktada önemli olan egzersizi nerede yaptığınız değil, devamlılığını ne kadar sağladığınız ve yaşam felsefeniz haline getirmenizdir.
Fit olmak sadece egzersizle olacak bir şey değildir, yazının başında da bahsettiğimiz gibi beslenme düzeni ile desteklemek gerekir. Kahvaltılara, ara öğünlere, fazla yağlı ve ağır yiyecekler yememeye, çok fazla şeker ve tuz tüketmemeye, alkollü içecekleri, tütün mamulleri kullanımını oldukça minimum düzeye indirmeye özen göstermeliyiz. Günlük streslerden uzak durmalı ve her olumsuz durumda kendimizi çok fazla yıpratmamaya çalışmalıyız.
Günümüz koşullarında sağlıklı yaşamak hem yiyeceklerden ötürü, hem de yaşamın getirdiği sıkıntılar ve zorluklardan ötürü çok kolay değildir. Bunun için bizim çaba harcamamız yaygın tabirle her anlamda ‘kendi kendinin doktoru’ olmamız gerekir, böylelikle hayat daha keyif verici olacaktır.
